Gecenin ilerleyen saatlerinde kaleme bakmayı bırakarak onu kullanmaya karar vermiştim. İçimde birikmiş olan tüm soruları odanın duvarlarına kalemle yazmaya başladım. Yüzlerce soru ve sıfır cevapla odayı tam bir delinin odasına çevirmiştim ya da dâhinin. Sorduklarımın, çizginin hangi tarafına denk geldiğinin bir önemi yoktu. Dahi deseler de, deli deseler de ben benim. Yani onların tanımlamaları hiçbir şeyi değiştirmeyecek. Günün ilk ışıklarının pencereden içeriye girmesiyle birlikte odanın kapısı ...